Mariamercedes haklı olduğunuz noktalar var evet. Özellikle hiçbir annenin mama verdiği için üzülmemesi gerektiği, desteklenmesi gerektiği fikrine sonuna kadar katılıyorum. Gerçekten de annelik sadece emzirmek ya da mama vermek üzerinden tanımlanacak kadar dar bir şey değil. Her annenin şartları, imkanları, yaşadığı duygular ve verdiği mücadele farklı. Ama birkaç noktaya da açıklık getirmek isterim. Evet, organik yumurta ile endüstriyel yumurta örneğiniz yerinde bir benzetme. Aynı şekilde sağlıklı beslenen bir annenin sütü ile sağlıksız şartlarda yaşayan bir annenin sütü arasında fark olabilir. Fakat bu, anne sütünün genel geçer faydalarını ortadan kaldırmaz. Anne sütü hâlâ bilimsel olarak bebeğe özel hazırlanmış, bağışıklık destekleyen, sindirimi kolaylaştıran ve hatta annenin psikolojisine göre içeriği değişebilen bir yapı. Bu yüzden “woww” yapılması belki abartılı gelebilir ama “kutsal” değilse bile eşsiz olduğu da bir gerçek. Ayrıca verdiğiniz uyku” örneği de çok yerinde. Aynı şey mama ile beslenen bir bebek için de geçerli: Gece güzel uyuyorsa, yeterli besleniyorsa, mutlu ve sağlıklıysa bu da harika. Ama şunu da unutmamak gerekir; anne sütü sadece vitamin–mineral değildir, içinde canlı antikorlar, enzimler, hormonlar vardır ve bunlar mama ile tam taklit edilemez. Bu da emzirmenin bir artısıdır. Yani sizin dediğiniz gibi aslında mesele sadece meme-mama değil, uyku, ilgi, sevgi, güvenli bağlanma, yeterli beslenme ve annenin ruhsal sağlığıyla birlikte değerlendirilmeli. Ve evet bir anne mama veriyorsa bu onun yetersiz olduğunu göstermez. Kimse anne sütü veremedi diye eksik ya da başarısız değildir. Zaten bu yüzden mama var ve bebekler için kurtarıcıdır.
Son olarak vajinal doğum, sezaryen farkı gibi bu da sadece bir tercihtir ya da bazen bir zorunluluktur. Aynı doğumda olduğu gibi burada da saygı, empati ve desteğe ihtiyaç var. O yüzden sizin de vurguladığınız gibi:
Mama da bir beslenme şeklidir. Emzirme de. İkisi de değerlidir.