Arenim_
Xyz23
Alerjikrinit
Xyz23
Alerjikrinit öncelikle şu detayı paylaşmanın faydalı olacağı kanaatindeyim. Fetva vermede ciddi bir vebal durumu olduğu için bütün fetvalar titizlik ve hassasiyetle oluşturuluyor. Yani zannedildiği gibi basit ve yüzeysel bir şekilde fetva verme durumu söz konusu değildir. Öyle ki fetva verilecek alanın birden çok uzmanlarıyla ciddi oturumlar ve görüşmeler gerçekleşmeden fetva çıkmıyor. Örneğin kadınlardaki beyaz akıntının abdesti bozup bozmama meselesinde İslam hukukçuları belki 50′ye yakın kadın doğum uzmanlarıyla toplantılar yapmış ve hepsi de ortak olarak beyaz akıntının tertemiz olduğunu, vücuttaki gözyaşı ve ter gibi bir salgı olduğunu söyledikleri için fetva da bu yönde şekillenmiş ve necis kategorisine alınmayan beyaz akıntının abdesti bozmayacağı fetvası verilmiştir. Bankacılık işlemlerinde de durum bundan farksızdır, birçok uzmanla yapılan toplantılar sonucu aralarında bazı farklılıkların olduğu net olarak tespit edilmiş ve bu farklılıklar sebebiyle katılım bankası “faiz” kategorisinde kabul edilmemiştir. “Tek fark, katılım bankası ticaret yapmış olmak için evi kişi adına alıp ona veriyor” deniyor. Oysa zaten asıl olarak bu detay bu işlemi faiz olmaktan çıkaran ana kısmı oluşturur. Allah alışverişi helal, faizi ise haram kılmıştır. Alışveriş vadeli veya vadesiz şekilde gerçekleşebilir. Alıcı ve satıcının belirli bir fiyat üzerine anlaşması halinde vade farkı konulması caizdir. Katılım bankalarının mantığı da budur. Bize para vermiyor, direkt kendi satın aldığı evi veriyor. Ev parasının ödenmesini de sıradan alışverişlerde olduğu gibi vade farkı koyarak istiyor. Karşılıklı anlaşmaya dayalı bu işlem faizle bir tutulamaz. Kısacası katılım bankalarıyla faizli bankalar arasında her ne kadar görünürde benzerlik söz konusu olsa da hüküm tamamen farklıdır. Birinde net olarak faiz işletme durumu varken diğerinde ince bir farkla faizden uzak bir sistem kullanılıyor. Bu ince fark tamamen masumlaştırır mı orası tartışılır bir mevzudur, kimi alimler tamamen caiz görürken kimi alimler ihtiyatlı davranmış ve net olarak haram veya helal demeyip şüpheli demişlerdir. Peygamberimiz şöyle buyuruyor: “İyilik nefsin yatıştığı şeydir. Kötülük ise -insanlar sana fetva verseler bile- nefsi tırmalayan, sinede gel-gitler/tereddütler meydana getiren şeydir”. Dolayısıyla içe sinmeyen bir durumda takva açısından en güzeli elbette katılım olsun veya olmasın bütün bankalardan uzak durmaktır. Fakat bu söylediğim maalesef pratikte uygulanmaya pek müsait değildir. Günümüzde bankasız bir iş yapmak maalesef mümkün görünmüyor, hal böyleyken hiç olmazsa net olarak faizden uzak durup şüpheli olanla yolumuza devam etmek bile dinimizi korumak adına güzel bir gayret örneğidir ve böyle bir alternatif varken katılım bankasını tercih etmek faiz kaygısı taşıyanlar için çok daha uygun düşer. Kısacası ihtiyacınızın olacağı bir durumda ikisini aynı kefeye koyup “ne de olsa farklı değiller” mantığıyla faizli bankayı tercih etmeyin. Zira faizli bankada faizin olduğu açıkken diğeri hiç olmazsa şüpheli kategorisindedir 🌺