Türkiye’de teorik olarak aşı karşıtlığı yapan minik bir azınlık dışında dini kaynaklı dedikodular ile gittikçe yaygınlaşan bir aşı karşıtlığı oluştu. Bu toplum sağlığı için tehdit haline gelmeye başladı, Sağlık Bakanlığı da konu hakkında bilinçlendirme çalışmaları yapmaya başladı. Happy Mom ve Happy Kids uygulamaları ile yüzbinlerce annenin kullandığı bir platform olarak biz de bu konuda devletimizin çalışmalarını destekleyecek bir politikayı hayata geçiriyoruz. Artık platformlarımızda aşı karşıtlığına karşı sıfır tolerans sloganı ile hareket edeceğiz. Canımız annelerimizden isteğimiz aşı karşıtlığını destekleyen bir yorum ya da başlık gördüklerinde “işaretle” özelliğini kullanarak bize bunu bildirmeleri.
Konu sadece Türkiye’de de gündemde değil. Dünyada özellikle sosyal medyanın kullanımının artmasından sonra bu tip radikal tavırlar küçük bir azınlığın eylemleri olmaktan çıkıp yaygınlaşmaya başladı. Çünkü çomarlık ne yazık ki evrensel bir sorun haline geldi. Türkiye’de aşı karşıtı (teorik aşı karşıtları dışındaki) çomarlar müslümanları yoketmek için yahudilerin aşı kullandığını anlatırken Amerika’da aşı karşıtı çomarlar ise Yahudi ve Hristiyan aşırılar. Herkesin din özgürlüğü vardır. Din bir inanç alanıdır, insanlar istediklerine inanabilirler. Bu inançları hayata geçirmek için yaşamlarını da düzenleyebilirler. Ancak bu toplum sağlığına zarar verdiğinde din özgürlüğünün sınırları aşılır.
Kısacası aşı karşıtlığı meselesi artık kişisel özgürlük alanından çıkmış ve bir toplum sağlığı sorunu haline gelmiştir. Biz de bu konuda Sağlık Bakanlığımız ile paralel hareket edeceğiz.
Aşağıda bugün ajanslara düşen bir haberi de sizinle paylaşmak isteriz.
"Amerika’da son dönemlerde yayılan kızamık salgınının en etkili olduğu New York’ta çocukların dini nedenlerden ötürü aşılanmamasına yasak getirildi. Eyalet meclisinin her iki kanadında onaylanan yasaya göre kızamık gibi bulaşıcı hastalıklara karşı aşı olmayan çocuklar okuldan uzaklaştırılacak.
2018 yılının sonuna doğru ortaya çıkan ve New York başta olmak üzere Amerika genelinde 10’un üzerinde eyalette kaydedilen kızamık salgını ülkede dini sebeplerden dolayı aşı olunmamasıyla ilgili tartışmaları da gündeme taşıdı.
Amerika’nın Sesi’nde yer alan habere göre; özellikle New York’ta Queens ve Brooklyn semtlerinde Ortodoks Yahudi ailelerin çoğunlukta olduğu mahallelerde gözlemlenen salgında yetkililer ailelere çocukların karma aşısı olması için çağrıda bulundu. Ancak Ortodoks Yahudi ailelerin çoğu ve bazı Ortodoks Hıristiyanlar bunun inançlarına aykırı olduğunu savunarak aşıyı reddetti.
AŞI KARŞITI AİLELER ÖFKELENDİ
Salgın hastalık durumlarında dini nedenlere başvurarak aşıyı reddetme tercihine New York’ta yasak getiren yeni yasa, aşı karşıtı aileleri öfkelendirdi. Ortodoks Yahudi ve Ortodoks Hıristiyan gruplar yasanın dini özgürlüklerini kısıtladığını söylüyor. Yasayı tasarlayanlarsa çocukların aşı olmaması gerektiğiyle ilgili bir ibareye ne Tevrat, ne İncil ne de Kuran’da rastlandığının altını çiziyor.
VALİDEN “TOPLUM SAĞLIĞI” ÇIKIŞI
Eyalet meclisinde her iki kanatta da onay bulan tasarıyı anında onaylayan New York Valisi Andrew Cuomo ise konuyla ilgili olarak, “Dini özgürlüğü anlıyorum. Aşı karşıtlarının teorilerini de biliyorum. Ancak toplum sağlığı riske girdiğinde her iki argümanın da değeri kalmıyor” ifadelerini kullandı.
Dünya çapında, kızamığa ve bazı diğer hastalıklara karşı yapılan aşıların çocuklarda otizme neden olduğuyla ilgili bir kampanya devam ederken, sağlık görevlileri konunun ciddiyetine dikkat çekerek bunun toplum sağlığı için büyük bir tehdit unsuru olduğunu söylüyor."